15 Temmuz 2007 Pazar

Extra Linux

Selamlar çok sevgili okuyanlarımız. Bayağı bir müddettir çıtımı duymadınız. Özleyenlere hörmetlerimizi sunarak, ihmal ettiğimiz Penguen’li yazılarımıza devam ediyoruz.

Bu Linux pek bir moda oldu arkadaşlar. Artık dergiler ek yahut köşe olarak linuxla ilgilenmiyorlar. Linux özel sayısı çıkarıyorlar. Mesela Chip dergisi. Türkiyenin en çok satan bilgisayar dergisidir. Extra sayılar üretir oldular son zamanlarda. Bunlardan biri “Chip Extra Linux” idi. –Ohoo ben bu yazıyı yazmak için yaklaşık bir yıl geç kalmışım- Şubat 2003’teki özel sayısıyla Chip bizlere Red Hat 9.0 sundu. Aynı ay PC Extra diye bir dergi Mandrake 9.1 işletim sistemini hediye etti okurlara. Bu extralar bana extra large gelmişti, nedenini izah edeceğim arkadaşlar. Lütfen sabırsızlanın.

Kapı kapı gazete bayii dolaştım Chip özel sayısını bulabilmek için. Yer yarıldıydı da, içinde bir gram dergi sayfası kalmamıştı okuyanlar. Malumunuz, internette her bir şeyi ayağınıza kadar posta eden postallar aman portallar var. Onlara danışayım dedim. Danışan dağları mı aşar, dalları mı, göreceğiz. Hepsi Burada adlı alışveriş portalında siparişimi verip kırmızı şapkamı beklemeye koyuldum. Gel zaman git sabah benim dergi ibret olsun diye hâlâ sakladığım -mübalağasız dikdörtgen- kutuya, ikiye katlanmış olarak yerleştirilmek muhalefetiyle paketlenip gönderildi. Ne paket! Sorarım size ey okuyanlar, dergiyi karton kutuya katlayarak yerleştirmek, hangi keskin zekânın mahsulüdür? Neyse efendim uzatmayalım, ben açtım pakedimi. Gördüm extra mes’elemi. Elemi, kederi. Ben bu hepsioradaki arkadaşlardan “pc extra” diye bir dergi istememiştim ki! “Nasılsa linux, o da linux bu da linux” diyerek mi gönderdiler bana bu extra tight mes’eleyi, yoksa başka bir dertleri mi vardı; sordumsa da öğrenemedim. Hiç bir mailime cevap vermediler. Bakın bir sene geçmiş üstünden, halihazırda herhangi bir ses duymuşluğumuz yok hepsiorada cihetinden.

Bu durumu news server’larda tartışmışım. “Aman hepsiniz ordan sipariş etmeyin, bana böyle böyle bir hizmet verdiler, siz de aynı hezimete uğramayın” dedim. Gözünü sevdiğimin anet news server’ı. Herkes okuyormuş mirim o sayfaları. Derdimi ummana döktükten üç vakit sonra, Chip dergisi yayın koordinatörü Gökhun Sungurtekin’den bir mail aldım. Takriben “hepsiburada sitesinin hatasıdır bu iş, lakin siz gene de bize adresinizi gönderin, size özel sayımızı gönderelim” diyordu sayın Sungurtekin.

Hepsiburada adlı sitenin hizmetinden, yanlış hizmetinin sonrasını takibinden hiç memnun kalmayıp, bir daha kendileriyle herhangi bir alışveriş yapmamak üzere yemin etsem de, Chip dergisi ve çalışanlarının bu nezaket ihtiva eden faaliyetleri beni ziyadesiyle tesiri altında bıraktı. Ülkemde işiyle böyle güzel, özel, temiz ilgilenen insanların bulunduğunu görüp gurur duydum. Yazmak istedim sevgili okuyanlar. Duyun. Hatalıya hatalısın, güzel iş yapana da güzel iş yapıyorsun diyoruz. (Hepsiburada, bu arada, hatalısın!)

Dergileri alıp inceleyip, sürümleri kısa bir müddet deneyip, derin bir kış uykusuna geçti bu satırların naçiz yazarı. Zaten pek linuxla da ilgilenmedi. (Özür dilerim penguenciğim.) Arada bir knoppix takıp penguenle hasret giderdi canım. O ilgilenmediği sıralarda linuxla, redhat şapkasını çıkardı, “fedora” oluverdi. Mandrake 9.2 sürümünü çıkardı (hatta belki 9.3 çıkmıştır, gerçekten ucunu kaçırdım ipin.). Olanlar oldu.

Sonra bir ara akademik bir şekilde bilişirken, tek disketlik linuxlara filan göz attı. Biraderinin bilgisayarında windows ile “Finding Nemo”nun altyazısını göremeyip, “knoppix” ile gördü. (İlginç bir mevzu uşaklar. Yani takıyorsunuz cdyi, ne altyazı programı kuruyorsunuz, ne extra bir zahmete girişiyorsunuz, divx’iniz altyazısıyla üst yapısıyla, her şeyiyle emrinize amade. Helal olsun vallahi.)

Sonra sonra... Movix ve Morphix adında iki ayrı linux dağıtımından haberdar oldu Dafi bacınız. Bir tanesi doğrudan divx dosyalarınızı filan oynatan, ötekisi de oyunseverlere hitabeden tek cd’lik linux sürümleri. Movix’i denemedim.Gerçi knoppix pek movix aratmıyor ama... Deneyenlerin yalancısı olarak, p133 işlemcili bilgisayarlarda 32 mb ram ile dahi divx seyredilebildiğini söyleyebilirim. Pek oyunseven bir insan sayılmasam da, bu akşam bir “morphix” deneyeyim dedim. Lakin 14”lik devasa ekranımın herhangi bir oyun arenasına dönüşmeye niyeti olmadığındandır ki, girişimimi sonlandırdım.

Ne tesadüftür ki, morphix adlı sürümü denemeye yeltendiğim akşam, “ahead nero” adlı windowsta çalışan cd yazma programının azizliğine uğradım ve linuxa muhtaç oldum. Lakin benim muhtaç olduğum kuvvet, harddiskimin üçüncü (yoksa dördüncü müydü, neyse canım, son tarafı işte) partitionunda mevcuttu. Evet, mandrake 9.1, bir sihir ile, “gnome toaster” adlı işlevsel cd yazma programını kullanarak, “ahead nero”nun insanı çileden çıkaran “unexpected exception” çıkmazından kurtardı beni. Şöylece üstünkörü bir tarif yapayım: Gnome Toaster’da cdye yazacağınız dosyaları yukarıdaki pencerelerden seçip, aşağı sağa sürüklemeniz gerekiyor. Gayet Türkçe bir şekilde “yazdır” komutunu verdikten sonra, cd yazıcınızın marka ve modeli olan bir pencere ile karşılaşıyorsunuz. Ona benim gibi trainspotting yapmayın. Pencereden cd yazıcı cihazınızı seçin ki gnome toaster hangi cihazdan yazabileceğini bilsin... Hayır öyle kötü niyetli, tek gözü bantlı bir işlem de yapmıyordum ki, nero neden delirdi ve beni delirtmeye çalıştı anlayamadım. Neyse ki söz verdiğim insana cd’sini de vaktinde verebileceğim artık. Windowsla yola çıkıp aynı yolda devam etseydim, sözümde dahi duramayacaktım. Düşünebiliyor musunuz okuyanlar?

O itibarla sizlere extra önerilerde bulunmak istiyorum yazıma son vermeden evvel. Elinizin altında muhakkak tek cd’lik linux versiyonlarından birini bulundurun. Her an virüslerin gazabına uğrayabilirsiniz, ne bileyim işletim sisteminiz göçer-çöker, Finding Nemo’nun altyazılı bir halde seyrine ihtiyaç duyabilirsiniz. Öte yandan, harddiskinizde boş yer var ise, son tarafını penguene ayırın. Zira windows ekranları her an mavileşebiliyor. Nero sapıtabiliyor. Abuk subuk hata mesajları ile karşı karşıya kalabiliyorsunuz.

Anlık kış uykusu uyanışım biraz uzun sürerse, birkaç yaşam tersliğinden bahsetmek istiyorum sizlere. Yine bir taraflarınızla güleceksiniz örnek olaylara ama, olsun, zaten ben onları yazayım diye yaşadım. Şimdilik gidip penguenlere bir göz atın.

18.03.2004-21.50

Hiç yorum yok: